3 Nisan 2013 · 3 dakika
‘Manzara’na Sahip Çık! Peki Hangisine?
Keşke tüm manzaralarımızı bir imza kampanyası ile tek seferde kurtarabilsek, ama ne mümkün! Gün gelecek değil birini, hepsini kaybedeceğiz ve ‘Manzara’yı sadece tarih kitaplarında göreceğiz…
Boğaziçi Üniversitesi’nin bir öğrencisi olmamdan ötürü, üniversitemi ve öğrencilerini ilgilendiren konulara ilgim daha bir fazla. Geçtiğimiz gün Uçasavar Kampüsü’nün karşısına dikilen reklam panolarına bir tepki hareketi başlatıldığını gördüm ve ben de bu konuda yazmaya karar verdim.
Mantar Gibi Çıkıveren Reklam Panosu…
Boğaziçililerin bildiği üzere; Hisarüstü - Levent arasına metro hattı yapılmakta ve çalışmalar da hummalı bir şekilde devam ediyor. Bu metro hattının Uçaksavar Kampüsü’nün oradaki inşaatının karşısına bir anda reklam panoları dikildi. Öyle zarif bir pano da değil, resmen set çekilmiş gibi. ‘A1 İletişim’e ait olan bu reklam panosuna ilk başta Beşiktaş Belediyesi’nin izin verdiğini düşünmüş olsak da izinlerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden verildiğini öğrendik.
İşte Facebook’ta da bu reklam panolarının kaldırılmasına yönelik bir bilgilendirme ve imza kampanyası yapılmaya başlandı. Şu ana kadar 545 kişi imzalamış durumda. Kampanya manzaranın yok edilmemesi üzerine kurgulanmış durumda ve işte sanırım bu noktada bir hata yapılmakta. Evet o panolar göz zevkini bozsa da aslında manzaranın yok olması gibi bir durum söz konusu değil.
O Panonun Ardında Bir İnşaat Yükselebilir
Görüldüğü gibi o reklam panosu, bu muhteşem manzarayı kapatmaya yetmiyor. Yetmiyor yetmesine de, o tarz panolar genellikle ardındaki bina yenileneceği ya da ardında bir inşaat yükseleceği zaman yapılıyor. Ama o panonun ardında, zamanında yapılmaya kalkılan ama şikayetler üzerine yapımı durdurulup yarım yamalak yıkılan eski bir inşaat kalıntısından başka bir şey yok. Öyleyse o bir inşaatın habercisi mi? Neden olmasın?
Levent - Hisarüstü hattına metro yapılmasıyla birlikte, zaten değeri yüksek olan araziler daha da değerlenecek. Metro ile Etiler hattındaki trafik neredeyse ortadan kalkacak ve böylece daha ileri noktaların da cazibesi iyice artacak. Hem bu metro inşaatı, daha büyük bir planın ilk ayağı. Planlanan; Hisarüstü’nden füniküler ile Bebek’e inilmesi, Bebek’ten de İstinye Park ve ötesine yine metro ile ulaşılma düşüncesi.
O Arazi Neden Boş Kalsın ve Hatta Diğerleri De…
Bu reklam panosu manzarayı aslında kapatmıyor olabilir, ama tahmin ettiğim gibi bir inşaatı kapatmak içinse o inşaat neden arazinin tümüne yayılmasın ki? Bir AVM fena mı olurdu oraya? Cevahir kadar büyük bir şey çıkmaz ama Boğaz’a karşı bir City’s Etiler yapılabilir. Hatta biraz daha ilerdeki otopark, onun yanındaki Beyaz Kale ve şuan üzerinde metro inşaatı olan eski taksi durağını da kapsayan alana da AVM yapılabilir.
Bir De Bizim ‘Manzara’ Var…
Boğaziçi Üniversitesi Hamlin Hall (1.Erkek Yurdu) arkasındaki ‘Manzara’ havaların ısınması ile birlikte sahip çıkılması gerekenler listesinde üst sıralara çıkıyor. Havalar ısınıp da Boğaziçililer “Manzara’da kafaları çekerek sabahlar mıyız?” demeye başladı mı, tehlike çanları çalmaya başlamış demektir. Artık kafanız ayıkken ‘Manzara’ya yaklaşayamayacağınızı veya yaklaşmak istemeyeceğinizi rahatlıkla söyleyebilirim.
Kimsenin ‘Manzara’da içmesi ile bir sıkıntım yok, oranın keyfi bir başka, tadı apayrı. Benim derdim, içip içip sabahlamanın adabını bilmemekle ilgili. İçin sarhoş olun, “İçerim ben bu akşam!” diye bağıra çağıra şarkılar söyleyin, binbir çeşit enstrümanla açıkhava konseri verin ama içki şişelerinizi sağa sola atmayın. Hele de iki adım ötedeki tuvalete gitmeye üşenip yanıbaşınızdaki ağaca köpek gibi işemeyin. Gecenin sonunda bir Boğaziçili olduğunuzu bir anlık da olsun hatırlayın, üniversitenize birazcık saygılı olun.
Sahip Çıkılması Gerekenler Bir Değil Bin..
Bir tarafta reklam panoları ile set çekilenler, öte tarafta Metro avantajının getireceği bir dolu olumsuzluk ve ısınan havalarda Boğaziçili olduklarını unutanlar… Keşke hepsi için bir imza kampanyası açsak ve tüm manzaralarımızı bir anda kurtarabilsek, ama ne mümkün!… Değil birinden, hepsinden olacağımız kesin gibi… Bugün değilse bile yarın, hatta bir gün ‘Manzara’yı sadece tarih kitaplarında göreceğiz…
Güncelleme: Bu yazıyı yazmama vesile olan reklam panoları artık yok, akşam saatlerinde kaldırıldılar. Öğrencilerin tepkilerini dikkate alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve tepkilerini dile getiren tüm Boğaziçililer’e teşekkürler… Şimdilik rahat bir nefes alabiliriz, ama ilerleyen günler neler getirir kimbilir…