Dinamik Gazete’deki Bir Yılımın Ardından

Dinamik Gazete’deki ilk yılımın sonuna geldim sayılır, önümüzdeki günlerde bir sayı daha çıkacak ve yılı kapatacağız. Son sayıda “Boğaziçi’nde Bu Yıl Neler Oldu?” diyeceğim ve bu soruya cevabımı zenginleştirmek için de en büyük yardımcılarım da sizler olmuş olacaksınız. Ancak şimdi gazetedeki yazımdan değil, Dinamik Gazete ile güzelleşen bu seneden bahsedeceğim…

İlk Tanışma…

Dinamik Gazete ile ilk kez gazete değil de dergiyken tanışmıştım, Boğaziçi Üniversitesi’ni kazandığım seneydi ve tanıtım günleri için üniversitedeydim. Güney çimlerde dağıtmışlardı dergiyi ve promosyonu ile biz yeni yetme Boğaziçililer’in ağzını açık bırakmışlardı. Derginin promosyonu prezervatifti, bir de kadın prezervatifi için bilgilendirme broşürü bulunduruyordu. Aynı tanıtım günlerinde BUİK (İşletme ve Ekonomi Kulübü)‘in tanıtım toplantısına da katılmıştım ama tercihimi Radyo Boğaziçi ve ENSO (Mühendislik Kulübü)‘dan yana kullanmıştım.

Aradan seneler seneler geçti, Mart 2012’de hayatımda yeni bir sayfa açmamla birlikte Dinamik Gazete’ye katılma isteği duydum. Ancak o sene bu isteğimi gerçekleştiremedim ve öteledim bu katılımı. Katılma isteğimin en büyük sebebi yıllardır blog yazıyor olmam ve Dinamik Gazete’yi yıllardır bir şekilde takip ediyor olmamdı, ayrıca Dinamik Gazete halini de oldukça seviyordum.

Sonunda Katıldım…

Bu sene başladığında halen Dinamik Gazete’ye katılmış değildim, taa ki 15 Ekim’e kadar. O gün arkadaşlarla buluşmuş, biraz vakit geçirmiştik. Bana Dinamik Gazete’nin toplantısına gideceklerini söylediler ve benim için bulunmaz bir fırsattı, onlarla birlikte toplantıya gittim ve Dinamik Gazete’nin bir parçası haline geldim. O gün birlikte toplantıya gittiğim arkadaşlar Dinamik Gazete’ye devam etmediler, ama ben sonunda isteğime kavuşmuştum.

Dinamik Gazete ile ilk yazım Kasım 2012’de çıktı. “Fazıl Say: Bir Sosyal Medya Sanığı” yazımda, geçtiğimiz ay sonuçlanan Fazıl Say’ın davasını ele aldım. Bu yazıyı hazırlarken çok zorlandım. Zorlanabileceğim hiç aklıma gelmemişti, her türlü yazabilirdim ben. Yıllardır yüzlerce yazı yazmış birisi olarak tahmin edilemez bir şekilde zorlanmıştım, nedenini sormuş olabilirsiniz kendinize…

Dinamik Gazete’de Yazmak?

Öncelikle bu bir blog yazısı değildi ve içinde ‘ben’ olmamalıydım. Ayrıca yazı objektif olabilmeli, farklı görüşlere yer verebilmeli ve haber tadında olmalıydı. Hele bir de bu özellikleri, boşluklar dahil 3000-4000 karaktere sığdırmak iş daha da zorlaştırmıştı, ki bir de her yazıdan önce bir ‘outline (taslak)’ hazırlayıp ‘advisor (danışman)‘ıma göndermem gerekiyordu. Bu taslak işi beni inanılmaz gerdi, bu vakte kadar araştırma yazılarım dahil taslak oluşturmadan yazan ben, bir taslak oluşturup birisine gönderme fikrine kolay kolay alışamamıştım, hala da alışabilmiş değilim aslında :)

Dinamik Gazete’ye alışma ve bu ilk yazımı yazma sürecinde kahrımı, ilk yazımın da danışmanı olan Alper çekti diyebilirim. Sağolsun, bu süreci kolaylaştırmak için elinden ne geliyorsa yaptı ve çok yardımcı oldu. Havalı ve kendini beğenmiş bir insan değilimdir, alçak gönüllü olduğum dahi söylenebilir, ama görece yaşlanıp huysuzlaşmış ve uzun süreden beri yazan şahsım için Alper’in yaklaşım şekli çok önemliydi ve başarılı olduğunu söyleyebilirim. Teşekkürler Alper :)

Dinamik Gazete’deki ikinci yazımda ÖTK Eski Başkanı Adem Cihan Arslan ile bir röportaj gerçekleştirdim. Güzel ve sohbet tadında bir röportajdı ve ancak yazıyı röportaj olarak değil haber tadında hazırladım. “ÖTK: Öğrencilerin Sesi” başlığıyla yayınlanan yazımın hazırlanması sırasındaki kahrımı ise bu sefer Kıvılcım çekti. Yazının hazırlanması sürecinde, pozitif tutumunu takdir edilesi şekilde hiç kaybetmedi. Sana da teşekkürler Kıvılcım.

Dinamik Gazete’deki üçüncü yazım, Hisarüstü’ndeki Metro çalışması üzerine olacaktı. Ama o süreçte ilk vizeler tarafından çepeçevre sarılmış olmam ve o sıralarda son çalıştığım yerdeki işlerin üst üste binmesi yazının taslağını göndermemi geciktirdi ve doğal olarak yazı benden alındı. Yazıyı kaleme almayı çok istemiştim, ama bazen her şey istediğiniz gibi olmuyor.

Her ne kadar bir sayı ara vermiş olsam da, Ergenekon Davası’nda Olaylı Duruşma, Kadehlerimizi YÖK’e Kaldırıyoruz ve Sosyal Medya Sanığı Fazıl Say’a Hapis Cezası yazılarımla Dinamik Gazete’nin sitesinde sizlerle buluştum. Ayrıca bu dönemki son Dinamik Gazete’de de, “Boğaziçi’nde Bu Yıl Neler Oldu?” adlı ve ödüllü bir anketle zenginleştirilmiş yazımla sizlerle yeniden bir araya geleceğim.

Yeniden Bir Kulübe Dahil Olmak…

Kulüplerden uzun süre uzak kalmış olan şahsım için, Dinamik Gazete macerası bin türlü soru işaretiyle başlamıştı benim için. En son 2005’te Radyo Boğaziçi’nde program yapmış, o günden bugüne pek çok gençlik aktivitesinde yer almış ve bir çok farklı görevde bulunmuştum, ama Boğaziçi’nin kulüplerinden birine katılmamıştım.

Yukarıda da bahsettiğim gibi Alper ilk alışma sürecimde çok yardımcı oldu, alışmamı kolaylaştıran diğer şey de toplantı ortamıydı. Her görüşün rahatlıkla dile getirilebildiği toplantılardı bunlar. Kimin yeni kimin eski olduğunu anlayabilmeniz ise pek mümkün olmuyordu ve herkes bir şeyler üretmek için orada bulunuyor, herkes birbirlerinin düşüncelerine değer veriyordu.

Dinamik Gazete ekibi çok büyük bir ekip değil, ama kesinlikle çok değerli ve üretken bir ekip olduğunu söylebilirim. Elbet daha fazla yazarla, daha fazla içerik üretmek ve ertelemek durumunda kaldığımız bir iki projemizi hayata geçirmek isteriz, hatta önümüzdeki sezon bunu başarabileceğimize canı gönülden inanıyorum.

Teşekkürler ve Hoş Bir Sürpriz….

Dinamik Gazete bu sene her kesime eşit mesafede durarak Boğaziçi Üniversitesi’nin her kesimini kucaklayabildi. Her türlü haberi ustalıkla okuyucalarla buluşturarak “Kampüs Gazetesi” misyonunu başarıyla yerine getirdi. Bu başarıdan ötürü, Yazı Kurulumuzun diğer kalemlerine ve çalışmaları doğru bir şekilde koordine eden Genel Yayın Yönetmenimiz Akın’a, Editörümüz Cemre’ye, Yazı ve Reklam İşleri Sorumlularımız Alper, Duygu, Kıvılcım ve Serap’a şahsen teşekkürlerimi sunuyorum.

Ayrıca İşletme ve Ekonomi Kulübü Genel Kurulu’nun ‘Enler’inde, Dinamik Gazete’nin sosyal medyada tanıtımı ile ilgili yaptığım çalışmalardan ötürü bana da yer verilmesi benim için harika bir sürpriz oldu. Ödülüm Magnum Classic’i afiyetle ve kocaman bir gülümsemeyle yedim. Tekrardan çok teşekkürler :D

Bitirirken…

Harika bir sene, muhteşem bir deneyimdi benim için… Önümüzdeki sene de Dinamik Gazete’de olmaktan inanılmaz keyif alacağıma şüphem yok. O vakte kadar da kaleme aldığımız haberleri, Dinamik Gazete Online üzerinden Boğaziçililer ile buluşturmaya devam edebileceğimizi bilmek ise ayrı bir güzel.

Dinamik Gazete’nin Önceki Sayılarını Okuyun ve Bizi Facebook ve Twitter‘da Takip Edin ;)_
Hatta eliniz kalem tutuyorsa ve bir şeyler üretebileceğinizi düşünüyorsanız Dinamik Gazete’ye katılın… Pişman olmayacaksınız ;)